Karantina Okumaları 6. Ahmet Yıldız

157
Ahmet Yıldız

Karantina Okumaları 6. Ahmet Yıldız: Aydın Muhiti sordu; 90’ların önde gelen edebiyat dergilerinden EDEBİYAT VE ELEŞTİRİ’nin yayıncısı olan; günümüzde ise gercekedebiyat.com sitesinde yaptığı edebiyat yayıncılığı ile dikkatleri üzerine çeken ünlü eleştirmen Ahmet Yıldız’a karantina okumalarını sorduk.

Geçtiğimiz ay başında babasını kaybeden Sevgili Ahmet Yıldız bizi kırmayarak sorumuzu içtenlikle yanıtladı.

Kendisine teşekkür ediyor, babasını tekrar rahmetle anıyoruz.

— Ahmet Yıldız

“Karantina günleri” kitap okumak için gerçekten tam fırsat. Ne yazık ki babamın ağır hastalığı nedeniyle Nisan 1’de onu kaybedene kadar aylardır hastanelerdeydim ve kitap okuma iktidarımı kaybettim. Yine de Ankara Şehir Hastanesi Göğüs Cerrahisi’nin ilaç kokulu bir odasında bir kaç kitap okuma olanağı buldum:

bir-delnin-guncesi
Bir Delinin Güncesi – Gogol

1- Turgenyev’in o ünlü öyküleri “Taras Bulba”, “Bir Delinin Güncesi”, “Kaput”, “Burun”, “Fayton”, “Neva Caddesi”ni, Mehmet Özgül çevirisinden Bir Delinin Güncesi olarak toplanmış kitapta sindirerek okudum. Babamın can çekiştiği ranzanın dibindeki koltuğa kıvrılarak her şeye, edebiyatımızın bugününe ve edebiyat denen olguya bakışımı deyim yerindeyse dibine kadar yenilemiş oldum. “Biz hepimiz Gogol’un Palto’sundan çıktık” diyen Dostoyevski, hakkını vermiş olsa da Gogol’un aslen Ukraynalı olduğu ve Moskova’da hem devlet hem edebiyat çevrelerinde ezildiğini Mehmet Özgül’ün kısa ama çok değerli giriş yazısından öğrendim.

Taras Bulba’ya dikkatle yeniden eğilmem mutluluk verdi. Kazaklar’ın Ukraynalı olduğunu öğrendim. Türkler gibi şalvar giyip kıvrık kılıç kullandıklarını yine Türklere karşı savaştan ve Polonyalılarla savaşlarından öğrendiklerimin çok değerli olduğunu burada vurgulamak istiyorum.

osman-basibuyuk-nereden-nereye
Osman Başıbüyük – Nereden Nereye? Devletin İçindeki Örgütle Mücadele.

2- Emekli Kurmay Albay pilot Osman Başıbüyük’ün Nereden Nereye-Devletin İçindeki Örgütle Mücadele kitabını bir kafede buluştuğumuzda epeydir imzalamış olduğu halde ancak okuma fırsatım oldu. Osman Başıbüyük Hava Kuvvetlerinde “Kurt Filo” komutanı olarak Kuzey Irak’a sayısız operasyona katılmış en değerli pilotlarımızdanken FETÖ denen illetin o ünlü kumpaslarında yargılanıp tutuklama kararı çıkarılmış. Ancak tutuklanacağını önceden anlayıp özel bir havayolu şirketinin eski silah arkadaşı pilotu vasıtasıyla pilot üniforması giyip Belçika’ya kaçışı tıpkı 12 Mart’ta sol örgüt üyeliğiyle suçlananların durumunu anımsattı bana. Kitabında kumpasın başlangıcı ve yurt dışındaki kaçak halinde oradaki Türklerle olan ilişkisini tam bir polisiye tadıyla anlatmış. Osman Başıbüyük şimdi uluslararası bir kargo firması uçağının pilotu olarak dünyanın değişik merkezlerine uçuyor. Kitabı bitirince telefon edip, “12 Mart’ta 12 Eylül’de biz solculara kim operasyon yapmışsa sizin başınıza gelenleri de aynı mihraklar yapmış” deme cesareti buldum. “Ben yaşanılanları halkımız bilsin; hayat biter mücadele kalır” dedi bana.

hophopname
Hophopname – Mirze Elekber Sabir

3- Azerbaycan’ın Fuzuli’den sonra en önemli şairi sayılan Mirze Elekber Sabir‘ın (1862-1911) “Hasan Ali Yücel Klasikler Dizisi”nce yayınlanan seçme şiirleri Hophopname‘yi okudum belki psikolojik durumuma iyi gelir diye kitaplığımdan alarak. Şair, parasını halkın topladığı paralarla heykeli dikilmiş İslam dünyasındaki tek şair. Prof. İlber Ortaylı önsöz yazmış; şaşırdım. Ortaylı, Mirze Elekber Sabir’i çağının “Molla Nasreddin”ine benzetiyor.

4- Sabahattin Eyüboğlu’nun geçen yaz aldığım ama bir türlü okuyamadığım Mavi ve Siyah adlı sanat makalelerini topladığı kitabını da okuma olanağı buldum. Kitaba adını veren “Mavi” kültür sanat anlamında, “Kara” ise para, çıkar, menfaat anlamında! Yani buradan da anlaşılabilir ne kadar müthiş kitap olduğu. Vedat Günyol bu kitap için “Eyüboğlu bu kitapta ciğerini anlatmış” diye yazmış.

5- Talat Sait Halman çevirisi oldukça oylumlu şiir kitabı Eski Uygarlıkların Şiirleri de bu acılı günlerde bana yoldaş oldu. 1974 yılında ilk yayınlandığında Türk şiiri için bir yeni “açılım”

Eski Uygarlıkların Şiirleri - Talat Sait Halman
Eski Uygarlıkların Şiirleri – Talat Sait Halman

olmuş. Rauf Mutluay’ın o zaman dediği gibi: “Hemen her gün elime alıyor, istediğim yerden, istediğim kadar okuyorum.” 2010 yılında Talat Halman bana imzalamıştı Bilkent’teki odasını bir ziyaretimde.

Kitaplar az; diğer yanıt veren yazar şair arkadaşlar kadar onlarca kitap okuyamadım maalesef; ama yazı uzun oldu. Babamın ölümünden sonra ise kitap okuyamıyorum bir şeye odaklanamıyorum. Kore filmlerini keşfettim korona günlerinde bolca Kore filmi izliyorum.


İlginizi çekebilir:

>> Batı lehine bozulmuş dengeye bir isyanın kıvılcımı: Edebiyatta Doğu’ya Dönmek

 

 

Önceki İçerik6th International Conference on New Trends in Architecture and Interior Design
Sonraki İçerikErişilebilir olduğunda anlamlı: Özgünbaskı resim sanatı

Cevapla

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz