Eleştiri, anekdot, aforizma, kıssa… 32 kısım tekmili birden: Kitap İçin 4

46
Kitap İçin 4

Eleştiri, anekdot, aforizma, kıssa…
32 kısım tekmili birden: Kitap İçin 4

  • Kitap İçin 4
  • Selçuk Altun
  • İş Bankası Kültür Yayınları
  • Temmuz 2021, 391 s.

Birhan Keskin’in, “Selçuk Altun: Nefes aldığı ‘Kitap İçin’dir” dizesi sadece Altun’a değil, okura da nefes aldırıyor, yaşama sevinci veriyor. İşte kanıtı: Piyango bileti alanlar, büyük ikramiye çıkması halinde neler yapacaklarını anlatır büyük heyecanla. Selçuk Altun, böylesi bir ikramiye kendisine çıkarsa, “İstanbul’a yeryüzünün en alımlı binasını diktireceğim. Kitap şeklindeki bina, geceleri üzerinden oynaşarak geçen elektronik yazılar sayesinde, ışıl ışıl büyüyecek” sözleriyle dile getiriyor düşünü… Bence şapşahane bir dilek. Umarız yerine gelir.

Altun, kendisinin dilekleriyle yetinmeyip şirketlere de öneriyor benzer şeyleri. Bir şirkete, (o adını vermiş, hayata geçirilmediyse o şirketin kültürel eksiği…) reklamlarında kullandıkları jingle’daki kente kültürel proje desteği vermelerini istemiş. (Kapitalizm, her ne kadar kendi mezar kazıcısını beslese de, bunu kültürle hızlandırmaz, hızlandırmak istemez.)

Heyecan ve merak kaynağı

Cumhuriyet Gazetesinin tirajlarını da arttıran Kitap Eki’nde 2004 yılında başlayan, şimdilerde de OT dergisinde sürdürdüğü, Kitap İçin’lerde Selçuk Altun, kadın erkek, yaşlı genç, köylü kentli herkesin ilgisini çekecek aforizma, alıntı, alkış, anı, bilgi, eleştiri, günlük, gözlem, haber, kıssa, kinaye, nükte, öneri, polemik, sor(g)u, tepki, yanıtları bir araya getiriyor büyük bir keyifle. Onun bu çabadan müthiş bir keyif aldığı kesin, biz okurlarınsa, başucu kitabı olan (çünkü ilk üç kitap yıllar içinde hepimizin elinin altında yer alıyor zaten) “Kitap İçin” büyük heyecan, merak ve mutluluk kaynağı.

Bilmiyordum, Maarif Vekâleti (artık Milli Eğitim Bakanlığı’dır), dönemin Türkiye’sinde, iftihara geçen bütün orta öğretim öğrencilerini “İftihar Kitabı”nda buluştururmuş. Hemen her yıl değişen Bakanlarla her şeyi arapsaçına çevirdikleri için elle tutulur, haklı olarak gurur duyabileceğimiz bir işi yok bu Bakanlığın. ‘Niteliksiz lise’ terimi bir Bakan’ın sözüdür; her sınavda muhakkak çalınmış sorular -hatalılara kim ne desin- gündeme geliyor.

Bu ve buna benzer onca anekdot, kıs(s)a, bilgi kaynağı Kitap İçin ve hayatın her alanı, her anına uyacak denli de capcanlı.

Bir elin verdiğini…

…diğerinin görmemesi istenir ya. Selçuk Altun’un “Kitap İçin”lerle verdiği bu çaba, bu bilgi birikimi, bu kaynak sadece okurlar için. Ona keyif dışında kazandırdığı (belki romanlarında değerlendirdiği için küçük bir artısı sayılabilir) pek bir şey yok. Ama genç birine; sevgilisine aktaracağı hoş bir anı, gazeteciye haberini okutturacak bir öykücük, öğretmene dersine ilgiyi arttıracak fırsat olacaktır (ah ki, genç olsaydım!).

“Kitap İçin”ler, Selçuk Altun’un gerçek bir bibliyofil, sıkı bir entelektüel ve güçlü bir araştırmacılığının yanında kaynak olduğunun da kanıtı (romanları gösteriyor, başka söze ne hacet).

Lezzetli kitap

Bir “üstat” okur iletisi aktarıyor, alabildiğine ilginç, kitabı tanıtmak için biçilmiş kaftan: “Cumhuriyet’te çıkan yazılarınızı topladığınız (Kitap İçin’lerin önceki ciltlerinden bahsediyor) kitaplarınızı okudum. Kitaplarınız benim tanımımla ‘lezzetli kitaplar’dır. Bilgilenmem için gerekli ama takur tukur yazılmış kitapları 20 sayfa okuyunca yorulur, okuyamaz hale gelirim. İşte bu durumda ben ‘lezzetli kitaplar’ diye tanımladığım kitapları okumaya başlarım. Sıkı diyet verilen hastanın kaçamak kaymaklı kadayıf yemesi gibi keyif verir. Osmanlıların dediği gibi ‘mütelezziz’ olurum. Türk entellejiyasında ender rastlanan bir kültür birikiminiz var. İroni yeteneği de sizde çok yüksek. Lütfen tebriklerimi kabul buyurun ve lezzetli eserlerinizi vermeye devam edin.”

Doğru söze ne denir!

Önceki İçerikProfesör Andersen’in Gecesi
Sonraki İçerikBursa’nın Hanları Hikâye Yarışması

Cevapla

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz